4 Temmuz 2012 Çarşamba


Anadolu’dan Dünya’ya Uluslararası bir Sempozyum:
ŞİDDETİN SOSYAL DİNAMİKLERİNİN ANLAŞILMASI VE ÖNLEYİCİ STRATEJİLERİN GELİŞTİRİLMESİ SEMPOZYUMU
(28-29 Haziran 2012)
ERZURUM
Duyuru panosuna dikkatimi 1 dakika vererek, web sitesini not alarak başvurduğum  ve geçtiğimiz hafta katıldığım bir sempozyumun hikayesi bu. Kendi başvurumu yaptıktan sonra da ilgisini çekebileceğini düşündüğüm abim ve kuzenimle duyuruyu paylaştım. Erzurum bu noktada bir buluşma noktası oldu.  Emniyet teşkilatının AB desteğiyle hazırlamış olduğu, toplumsal bir gerçek olan şiddet temasının incelendiği bir sempozyum. Organizasyonun başından sonuna kadar emniyet teşkilatı üyelerinin özveriyle katılımcılarla ilgileniyor olması benim kanaatimce polisin toplumdaki imajını yenilemede oldukça önemli bir etkinlikti. Son zamanlarda güncel olarak medyadan takip ettiklerim doğrultusunda polisin imajı zedelenmeye çalışılıyor. Toplumsal şiddetin medyaya çarpıtılarak aktarılmasıyla polis imaj konusunda zihinlerde uzak durulması gereken ögeyi çağrıştırırken, bu tarz etkinliklerle olumsuz imajı düzeltme konusunda harekete geçmiş oluyor. Emniyet teşkilatının bu amaçla maskot karakter olarak “POLİCAN” ı oldukça sempatik bir imaj sergiliyor. Şiddetin her yönüyle irdelendiği sempozyumun programı oldukça doyurucu geçti. İlk gün yurtdışından alanında yetkin yabancı katılımcıların bildirilerinin sunumları ve gala yemeğiyle geçti. Ertesi gün ise aynı anda bir çok oturumun olduğu yoğun ve yine doyurucu bir sempozyum günü geçirildi. Öğretmen olan abim eğitimde şiddet temalarının incelendiği oturumları takip ederken, savunma alanında eğitim almış olan kuzenim ise şiddet ve uygulanabilirliğinin tartışıldığı oturumlara katıldı. Ben ise şiddetin toplumsal yeri ve bireylerin üzerindeki etkilerinin akademisyenlerce tartışıldığı oturumlara katılmayı tercih ettim. Birçok oturumun aynı anda gerçekleştiği sempozyumda her kesimden katılımcı ilgi duydukları alanlara göre amfilerdeki oturumlara katıldı. 500’e yakın katılımcının olduğu sempozyumda her kesimden katılımcının olması organizasyonu daha da renkli hale getirdi. Sempozyumda yer alan afiş sergisi, görsel unsurların insan zihninde her zaman daha çarpıcı olduğunun bir kanıtı gibiydi. Afişlerde şiddetin görsel anlamda zihinlerde uyandırdığı etkiyi çok başarılı buldum. Sempozyumun son gününde şehre gelen başbakan R. Tayip Erdoğan sebebiyle trafik oldukça yoğundu. Erzurum’a gelip de Çifte Minareli Cami ve Selçuklular döneminden günümüze kadar gelmiş olan eserleri görmemek olmazdı. Organizasyonda bu detaya da yer verilmişti. Sempozyum bitimlerinde düzenlenen sosyal turlarla şehrin önemli simgelerini de görme fırsatı elde ettik. Kısa süren ama doyurucu geçen iki gün sonunda yine yollara düşme zamanı gelmişti. Bir başka macerada buluşmak üzere…







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder